7 Haziran 2017 Çarşamba

Anlam çerçevesinin genişliği ilgi alanının genişliğini de belirler. Anlam çerçevemiz içine giren her olay, kişi, ilişki, nesne ve kavramla içtenlikle ilgilenmeye başlarız, onlar bizim için gerçekten bir anlam ifade eder. Ama bir de etki alanı söz konusudur. İşte, burada gizli bir tehlike var: İlgi alanımız ile etki alanımız arasındaki farkı bilmezsek, ilgilendiğimiz her şeye emek ve zaman verir ve esas sorunu çözmeye odaklanamayız ve her şeyle ilgilenen ama hayatında anlamlı hiçbir şey üretemeyen, netice alamayan kişilere dönüşürüz. ...

Bir örnek vermek istiyorum. Ben avcılıktan hoşlanmam ama örneğim avcılıktan vermek istiyorum. Avcının anlam çerçevesi, yani ilgi alanı gözünün görebildiği alandır. Diyelim ki avcının görebildiği alan içinde bir geyik var. Avcı geyiği avlamak istiyor, ne var ki geyik elindeki silahın menzili dışında. Silahın menzili içinde ise tavşanlar bulunuyor. Ama tavşanlarla ilgilenmiyor. Ancak menzil dışından geyiği de vuramayacaktır.

Geyiğe ateş ederse tabii, tavşanları da korkutup kaçıracaktır.

Doğan Cüceloğlu, Gerçek Özgürlük