28 Kasım 2012 Çarşamba

... mesela, doğumgünümün hatırlanmamasından 
hiç yakınmadım;
bu konudaki sessizliğime şaşarlar, 
birazcık da hayranlık duyarlardı.
fakat, ilgisizliğimin nedeni
daha derinlerde saklıydı.kendi kendime yakınabilmek için unutmayı dilerdim.
Çok iyi hatırladığım o şanlı tarihten birkaç gün önce pusuya yatar,
yanılmalarını umduğum kimselerin belleklerini uyaracak en ufak küçük bir şey ağzımdan kaçırmamaya,
bunu yapmamaya bakardım.
(birgün, bir evde takvimde değişiklik yapmayı
bile düşünmüş müydüm?)
yalnızlığım iyice doğrulandığında, kendimi,
erkekçe bir üzüntünün zevkli çekimine bırakabiliyordum.

Düşüş

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder